ALİ KARA'NIN ANISI

Kuşadası bir başkası için sadece bir ilçe olabilir ama benim için asla sadece bir ilçe değildir.
Temmuz ayı idi, gece geç saatte telefonum çaldı. Arayan çok yakın bir arkadaşımdı bana yarın sabah erkenden kalkıp denize gideceğini benimde kendisiyle gelmemi istediğini söyledi. Bende kendisine yarın o kadar erken bir saatte kalkamayacağımı olmazsa başka bir zaman gidebileceğimizi anlattım. Ama o vazgeçmedi ve sürekli ısrar etti. Tabi bende onu kıramadım ve sonunda teklifini kabul ettim. Biraz daha sohbet ettikten sonra telefonu kapattım uyumak üzere yatağıma uzandım.
İnsan ne zaman uykuya daldığını kestiremiyor. Rüyaların bizi uykudayken yakalayıp aniden gözlerimizin önüne geldiği o anda kendimi kocaman bir geminin içinde buldum. Evet, gemi büyüktü ama gemiyi saran dalgalar kadar büyük değildi. Dalgalar o kadar büyüktü ki gemi suyun üzerinde zorlukla duruyor hatta neredeyse uçuyordu. Sonra birden o koca dalgaların arasında arkadaşımı gördüm. Geminin içinden ona bağırıyordum. Hey ne yapıyorsun orda? Oğlum bak denize gidelim dedin seni dinledim şu halimize bak be! diye ona sesleniyordum o beni duymuyordu. can havliyle kıvranıyor dalgalardan kurtulmaya çalışıyordu. Çok korkmuştum durmadan ona bağırıyordum. Sonunda ona sesimi duyurabildim. O koca dalgalar arasından dönüp bana baktı yüzünde artık ne bir korku nede bir telaş ifadesi kalmıştı beni görünce. Başka bir yere değil yalnızca gözlerime bakıyordu. Dalgalarla boğuşmaktan vazgeçmiş sadece bana bakıyordu ve dedi ki benim için artık çok geç ali ama sen güvendesin sakın o gemiden inme olur mu? Ne söyleyeceğimi bilemedim o an sonra arkadaşımın dalgalar arasında kaybolmasını izlerken annemin beni sarsmasıyla uyandım. Gördüğüm rüyanın etkisiyle uyandığım an onun adını haykırarak doğruldum. Annem korkmuştu. Ne oldu oğlum kâbus mu gördün diye sordu. Bende onu yok birşey anne diyerek geçiştirdim. Ama annem haklıydı. O an için gerçek olduğunu bilmediğim bir kâbus görmüştüm. Saat 11,00’di ve ben uyuya kalmıştım arkadaşıma söz verdiğim gibi erken kalkıp onunla denize gidememiştim. Ama daha sonra acı haberi duyduğumda onunda denize gidemediğini örgendim. Denize gitmek için bindiğini kadınlar denizi minibüsünün, Atatürk Bulvarı nda bulunduğu sırada patlaması can dostumun hayatını değiştirdi. Kahpece düzenlenmiş bu eylem arkadaşımın ve onunla birlikte minibüste bulunan 13 kişinin ağır yaralanmasına 4 kişinin de hayatını kaybetmesine neden olmuştu.
Dilerim sadece Kuşadası ilçemizde değil bütün il ve ilçelerimizde bu tür eylemle bir daha gerçekleşmez.
Bu sebeptendir ki Kuşadası başkaları için sadece kanlı eylemlerini gerçekleştirebilecekleri bir ilçe olabilir ama bizim(Kuşadası halkı) için Kuşadası canımız pahasına koruyacağımız evimiz, ocağımızdır.

Ali KARA

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder